Erbaş, "Uluslararası 21. Yüzyılda Gençlik Ve İnanç Eğilimleri Sempozyumu"nda Konuştu:

"Günümüz insanının ve özellikle gençlerimizin sorunlarına eğilmek, çözüm önerileri sunabilmek için öncelikle konuya yaklaşımımızı, problemlere bakış açımızı, sonra da çözüm önerilerimizi güncellememiz elzemdir"

GÜNCEL
Giriş Tarihi : 11-11-2022 15:02
Erbaş,

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, "Günümüz insanının ve özellikle gençlerimizin sorunlarına eğilmek, çözüm önerileri sunabilmek için öncelikle konuya yaklaşımımızı, problemlere bakış açımızı, sonra da çözüm önerilerimizi güncellememiz elzemdir." ifadelerini kullandı.

Diyanet İşleri Başkanlığından yapılan açıklamaya göre, Erbaş, Denizli'de Pamukkale Üniversitesince düzenlenen "Uluslararası 21. Yüzyılda Gençlik ve İnanç Eğilimleri Sempozyumu"nda konuştu.

Dünyada hızla gelişen iletişim ortamının her türlü kimlik, kültür ve alışkanlıkları aynı hızda sosyal dolaşıma dahil ettiğini belirten Erbaş, özellikle kültürel çatışma ve kimlik bunalımına sebebiyet veren değişimlerden genç kuşakların daha çok etkilendiğini vurguladı.

Erbaş, "Kapsayıcı üst kimliklerin zayıfladığı, tüketim kültürü, dijitalleşme, yapay zeka teknolojisi gibi unsurların öne çıktığı ve geçmişe göre oldukça farklı veçheleri, imkanları ve problemleri olan çağımızda, yaşanan gelişmelerin gençlik açısından ne ifade ettiğini ve gençliği nasıl kuşattığını anlama noktasında bu sempozyumun önemli bir çalışma olduğunu düşünüyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Kişileri ve toplumları tehdit eden bu sorunlara karşı evrensel değerlerle donatılmış erdemli bir hayatı ikame etmenin yollarının aranması gerektiğine işaret eden Başkan Erbaş, şöyle konuştu:

"Yeni nesilleri, genç zihinleri bu hayat ile tanıştırmak için hangi muhkem yollara başvurabiliriz? Yaşadığımız çağın şartlarını da dikkate alarak, onların kalplerine ve zihinlerine nasıl ulaşabiliriz? Onların potansiyellerindeki heyecan ve idealizmi, İslam’ın hayat veren ilkeleriyle nasıl daha güçlü şekilde buluşturabiliriz? Gençlerin inanç, ideal, değer dünyalarını tehdit eden, onları umutsuzluk ve karamsarlığa iten akım, ideoloji ve yapılarla nasıl mücadele edebiliriz? Nihayet her türlü mecrada oluşturulan karmaşanın gölgesinde, zamanın ruhu olarak gördüğümüz gençliğimizi aydınlık bir gelecek yolunda nasıl güçlü kılabiliriz? Bu ve benzeri sorular ve konular acilen ele almamız gerek hususlar olarak önümüzde durmaktadır. Bu kapsamlı ilmi çalışmadan bu manada faydalı sonuçlar çıkmasını umuyorum."

- "Farklı bir gençlik profili ile karşı karşıyayız"

Toplumsal hayatta değişim ve yenilenmenin kaçınılmaz olduğunu, bunun sonucu olarak da farklı bir gençlik profili ile karşı karşıya olduklarını anlatan Erbaş, "Günümüz insanının ve özellikle gençlerimizin sorunlarına eğilmek, çözüm önerileri sunabilmek için öncelikle konuya yaklaşımımızı, problemlere bakış açımızı, sonra da çözüm önerilerimizi güncellememiz elzemdir." ifadesini kullandı.

Başkan Erbaş, gençleri anlamak ve bu konuda bir şeyler yapabilmenin, zamanın insanlar üzerindeki psikososyal etkilerini dikkate almakla mümkün olabileceğinin altını çizerek şunları kaydetti:

"Bu çerçevede, 'değişen dünyanın gençler üzerindeki etkileri' ve 'gençlerin din ve dindarlık algısı' üzerinde durulmalı, 'gençlerin din ve inanca yönelik tutumları, bu tutumu etkileyen faktörler' iyi tespit edilmelidir. Öte yandan çağımızda yaşanan dayatmacı yüzeyselliğin gençlerin dünyalarını baskılamasında hangi etkenlerin rol oynadığı sorusuna mantıklı, açık ve uygulanabilir cevapların üretilmesi de büyük önem arz etmektedir. Din eğitiminin yanı sıra bilim, sanat ve edebiyatı da merkeze alan bir anlayışla kendilerine güven sağlayacak araştırma, çok yönlü düşünme, sorgulama gibi unsurları da dikkate alan bir bakış açısının benimsenmesi de şarttır.

Bu noktada bilgiyi değere dönüştürmeyi ve hayata kılavuz yapmayı önemseyen, sorunların üzerine gitmeyi, çaba göstermeyi benimseyen, ezberci yaklaşımlardan uzak, problemlerin çözümünde dinimizin de ortaya koyduğu evrensel değerleri merkeze alan bir anlayışı dikkate almak zorundayız. Zira inanmak, aklı kullanarak araştırma ve doğru olana ulaşma gayretinin sonucunda, aklın karar vermesi, kalbin teslimiyet göstermesi ile gerçekleşmektedir."

(AA)

Emra Can YILDIRIMEmra Can YILDIRIM

YORUMLAR
ÇOK OKUNANLAR