Bakan Kurum, Balıkesir'de "Dünya Habitat Günü" Programında Konuştu

"Birleşmiş Milletler geçtiğimiz yıl yayınladığı raporda, dünya genelinde 931 milyon ton gıdanın israf edildiğini söylüyor. Dünyanın geleceğini tehdit eden bu israfa 'dur' demek için küresel bir çevre seferberliği yürütüyoruz ve aslında bu kapsamda yaptığımız Sıfır Atık Projemiz tüm dünyaya çok önemli mesajlar vermektedir."

GÜNCEL
Giriş Tarihi : 03-10-2022 13:10   Güncelleme : 03-10-2022 13:20
Bakan Kurum, Balıkesir'de

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "Birleşmiş Milletler geçtiğimiz yıl yayınladığı raporda, dünya genelinde 931 milyon ton gıdanın israf edildiğini söylüyor. Dünyanın geleceğini tehdit eden bu israfa 'dur' demek için küresel bir çevre seferberliği yürütüyoruz ve aslında bu kapsamda yaptığımız Sıfır Atık projemiz tüm dünyaya çok önemli mesajlar vermektedir." ifadelerinde bulundu.

Kurum, Avlu Kongre ve Kültür Merkezi'nde "Dünya Habitat Günü" programı kapsamında, çeşitli ülkelerden 200'ü aşkın davetlinin katıldığı "Daha Adil Bir Dünya İçin Şehir ve Medeniyet Buluşması" etkinliğinde yaptığı konuşmada, Habitat Günü'nün şehirlerin temel sorunlarına çözüm bulmak adına çok kıymetli, çok anlamlı bir gün olduğunu söyledi.

Habitat Günü'nde kentsel dayanıklılığı, sürdürülebilirliği, tarih, sanat ve medeniyet birikimlerini konuşacaklarını ve gelen misafirlerine Türkiye'nin yeşil dönüşüm politikalarını, küresel bir çevre ve merhamet hareketine dönüşen sıfır atık projelerini, sosyal konut hamlelerini ve iklim dostu kentsel dönüşüm çalışmalarını aktaracaklarını belirtti.

Kurum, düzenledikleri programın 110 ülkede 7 dilde canlı yayınlanacağını dile getirerek, şöyle konuştu:

"Büyük ilim insanı Farabi şehri bir bedene benzetir, 'şehrin merkezi kalptir, caddeleri damarlarıdır, yöneticileri beynidir ve hepsi yerli yerinde olmalıdır' der. Bizim bin yıllara sari şehircilik geleneğimizi şekillendiren birçok düşünür, eserlerinde hep şehirlerin insan gibi bir ruha sahip olduğunu bizlere anlatırlar. Şehirlere hayatlarıyla ruh verenler, mekana kimlik ve kişilik kazandıranlar da aslında insanlardır. Yahya Kemal'in her semtine şiir yazdığı İstanbul'a, ilmin ve ticaretin merkezi Semerkant'a, müzeleriyle ve parklarıyla Londra'ya, sanatın ve Rönesans'ın beşiği Roma'ya, şarkın sultanı Halep'e, Tuna'nın incisi Budapeşte'ye ruh kazandıran hep insan olmuştur. Ne yazık ki, bizim 'Mavera, Medine, Şehriyar' dediğimiz bu kadim anlayış, Sanayi Devrimi'yle yerini modern kentlere bırakmıştır. Üretim süreçlerinin, ekonomiye bakışın değişmesiyle insan şehrin merkezinden uzaklaşmış, şehrin ruhunu ekonomi almıştır. Bu radikal dönüşümle gelen yeni kentler, tam 4,2 milyar insanı bir mıknatıs gibi kendisine çekmiş, adeta modern bir kavimler göçüne sebep olmuştur. 2050 yılında biz bu oranın üçte ikiye çıkacağını şimdiden öngörebiliyoruz. "

Kurum, aşırı yığılma ve yoğun tüketim hızının şehirlerde ulaşım zorluklarına, çevre ve hava kirliliğine, barınma ve içme suyu sorununa, kişi başına düşen yeşil alan miktarının azalmasına, sosyal eşitsizlik ve adaletsizlik gibi sorunlara yol açtığını belirtti.

Kurum, şehirlerdeki sosyopsikolojik tarafta da durumun aynı olduğuna değinerek, "Dün 'insanların hepsi tek candır' diyen dünya gitmiş, yerine milyonlarca insanın fiziksel sorunlar, ruhsal buhranlar yaşadığı bir dünya gelmiştir. Ne güzel sözdür, 'Müşfik devlet, halkı güneşte kaldıysa onun gölgesi olacak, soğukta hırkası olacak, açlıkta ekmeği, yoklukta işi, sofrada aşı olacak'. İşte bu sözün içerdiği manadan hareketle küresel çapta yaşanan sorunların çözümü, tüm dünyada insan onuruna yakışır bir hayatın idame edildiği sosyal konutlarla, çevre ve iklim dostu kentsel dönüşümle, tüm insanları kucaklayan, tasarruf ve merhamet eksenli bir sıfır atık kültürüyle mümkündür." değerlendirmesinde bulundu.

- "Türkiye Mekansal Strateji Planı'nı tamamlanma aşamasına geldi"

Türkiye'nin, tüm şehircilik adımlarını, 85 milyon vatandaşı ve 81 ili kapsayacak şekilde attığını belirten Bakan Kurum, yer seçimi doğru yapılmamış yatırımlara, yanlış arazi kullanımına, şehir kimliğini bozan yanlış uygulamalara mani olacak Türkiye Mekansal Strateji Planı'nı tamamlama aşamasına geldiklerini dile getirdi.

Kurum, milletin barınma ihtiyacına, sosyal konut ve kentsel dönüşüm çalışmalarıyla kalıcı, yerinde, hızlı ve doğal çözümlerle cevap verdiklerini aktararak, şunları söyledi:

"Bizim medeniyetimiz yüzyıllardır bize, geride kalanların ve sessiz yığınların sesi olmayı emreder. Bu emirle dünyanın dört bir yanında, mazlum ve mağdur kardeşlerimiz için tüm ülkelere örnek olacak gönül seferberliğini hayata geçiriyoruz. Pakistan'da sel oldu, bu anlayışla koştuk yardımlarına, Arnavutluk'ta deprem oldu ve bu şuurla Türkiye olarak oradaydık, söz verdiğimiz gibi 500 konutu Arnavutluklu kardeşlerimize teslim ettik, Ukraynalı çocuklar için, yarınları için tüm insanlık adına inisiyatif aldık, Afrika'nın her yerinde güvenli bir hayat için projelerimizi gerçekleştirdik. Kardeşlerimize yuva olduk, okul olduk, iş olduk, aş olduk. Tüm bu projeleri mazlumların sesi, dünya lideri, başkomutanımız, Cumhurbaşkanı'mız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde yaptık. Cumhurbaşkanı'mız daha adil bir dünyanın var olabileceği inancıyla büyük insanlık kervanından kimsenin ayrılmaması, geride kalmaması, yalnız kalmaması için bu mücadeleyi verdi. İnşallah bundan sonra da mazlumların sesini dünyaya haykıran Cumhurbaşkanı'mızın ortaya koyduğu vizyonla 'Türkiye'nin insanlığın merhamet adası, iyilik adası olduğu' gerçeğini en yüksek sesle haykırmaya devam edeceğiz."

- "Sıfır Atık Projemiz tüm dünyaya çok önemli mesajlar vermektedir"

Bakan Kurum, sosyal devlet anlayışıyla projeleri hayata geçirdiklerini ve bu kapsamda son 20 yılda 1 milyon 170 bin sosyal konut yaptıklarını ve 81 ilde ise 3 milyon konutun dönüşümünü tamamladıklarını aktardı.

Afetler olduğunda olay yerlerine hızlıca gittiklerini ve hemen çözüm ürettiklerini belirten Kurum, vatandaşların konut, iş yeri problemlerini çözdüklerini söyledi.

Kurum, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan cumhuriyet tarihinin en büyük sosyal konut projesinin çalışmalarını sürdürdüklerini belirtti.

İnsanlığın kendi eliyle yaptıklarının karşılığını çevre kirliliği ve küresel ısınmayla aldığını aktaran Kurum, "Türkiye'nin bu manada tarihi sorumluluğu yok denecek kadar azdır. Gelişmiş ülkeler maalesef dünyayı hoyratça kullandılar, kirlettiler, kaynakların sonsuz olduğu anlayışıyla çalışmalar yürüttüler ama bu noktada Cumhurbaşkanı'mız bir hedef ortaya koydu, '2053 yılında biz Türkiye olarak sıfır emisyon hedefi koyuyoruz, yeşil kalkınmayla büyüyen Türkiye hedefiyle bu anlayışla projelerimizi gerçekleştireceğiz' dediler. Birleşmiş Milletler geçtiğimiz yıl yayınladığı raporda, dünya genelinde 931 milyon ton gıdanın israf edildiğini söylüyor. Dünyanın geleceğini tehdit eden bu israfa 'dur' demek için küresel bir çevre seferberliği yürütüyoruz ve aslında bu kapsamda yaptığımız Sıfır Atık Projemiz tüm dünyaya çok önemli mesajlar vermektedir." ifadelerinde bulundu.

Kurum, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan ve Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres'in "Sıfır Atık Projesi"nin dünyada yaygınlaştırılması için iyi niyet beyanı imzaladığına dikkati çekerek, bu anlamda sıfır atığı teşvik eden her türlü girişimin desteklenmesine söz verildiğini belirtti.

BM İnsan Yerleşimleri Programı (UN-Habitat) İcra Direktörü Maimunah Mohd Sharif ve programda emeği geçenlere teşekkür eden Bakan Kurum, daha adil bir dünyanın olduğuna inandıklarını kaydetti.

(AA)

Emra Can YILDIRIMEmra Can YILDIRIM

YORUMLAR
ÇOK OKUNANLAR